HOBİ OLARAK BAŞLADI, USTALIĞA DÖNÜŞTÜ
Eskişehir’de yaşayan 40 yaşındaki deri ustası Metin Taşkıran, yaklaşık 10 yıl önce kafa dağıtmak için başladığı deri işini bugün profesyonel bir kariyere dönüştürdü. İstanbul’da lojistik sektöründe çalıştığı yılların ardından kurumsal hayatı bırakıp kendi atölyesini kuran Taşkıran, deri çanta, cüzdan ve saat kayışı gibi ürünleri tamamen el emeğiyle üretiyor. Butik üretimin kişiye özgü tasarım imkânı sunduğunu belirten usta, el dikişli ürünlerin dayanıklılığının seri üretimle kıyaslanamayacak kadar yüksek olduğunu vurguluyor. Türkiye’de deri hammaddesinin hem ekonomik hem de kaliteli olduğunu söyleyen Taşkıran, zaman zaman üretim çeşitliliği ve kalite tutarlılığı konusunda sıkıntılar yaşandığını ifade ediyor. Pandemiyle birlikte birçok kişinin bu işe hobi olarak yöneldiğini belirten Taşkıran, sektördeki en büyük sorunun finansal kaygılar olduğunu dile getiriyor.
                                                
                                                Eskişehir’de deri ustalığıyla tanınan Metin Taşkıran, yaklaşık on yıl önce stres atmak için başladığı deri işini bugün tam zamanlı mesleği haline getirdi. İstanbul’da uzun yıllar lojistik sektöründe görev yapan 40 yaşındaki Taşkıran, kurumsal yaşamını geride bırakarak kendi deri atölyesini kurdu. Burada deri çanta, cüzdan ve saat kayışı gibi özgün tasarımlar üreten usta, atölyesini bir iş yerinden çok huzur dolu bir üretim alanı olarak gördüğünü söylüyor.
Seri üretim ile butik üretim arasındaki farklara değinen Taşkıran, kişiye özel tasarımın kişiyi “sürüden ayırdığını” belirterek şunları söyledi:
“Kişiye özel üretimde tasarım, renk ve boyut gibi tüm detaylar müşterinin isteğine göre belirlenir. Seri üretimde bunu sağlamanız mümkün değil.”
Ham madde konusunda Türkiye’nin avantaj ve dezavantajlarına değinen usta, kaliteli derilerin ülke genelinde uygun fiyatlarla temin edilebildiğini ancak üretim kalitesi ve çeşitliliğin zaman zaman yetersiz kaldığını ifade etti. Derinin kalitesinin tabaklanma yöntemlerine göre değiştiğini de vurguladı.
El yapımı ürünlerdeki sağlamlığın altını çizen Taşkıran, el dikişinde kullanılan kalın ve mumlu ipler sayesinde ürünlerin adeta “ölümsüz” hale geldiğini belirtti. Butik üretimde endüstriyel dolgu malzemeleri kullanılmadığı için deri ürünlerin çok daha uzun ömürlü olduğunu söyledi:
“Belki 100 yıl dayanacak bir çantanın içindeki kumaş 4-5 yılda yıpranıyor. El yapımı ürünlerde bu malzemeler kullanılmadığı için deri ölümsüz kalıyor.”
Sektörde birçok usta bulunduğunu belirten Taşkıran, pandemi döneminde hobi olarak başlayan çok sayıda kişinin bu işe yöneldiğini ifade etti. Ancak finansal kaygıların hâlâ en büyük sorun olduğunu dile getirerek şunları ekledi:
“Tanıdığım ustaların çoğunun başka bir işi var. Deriyi genellikle ek iş olarak yapıyorlar.”
- Eskişehir
 - Metin Taşkıran
 - deri ustası
 - el yapımı ürünler
 - deri atölyesi
 - butik üretim
 - el dikişi
 - deri sanatı
 - girişimcilik
 - hobi meslek
 - döngüsel üretim
 - Türkiye deri sektörü